2015 Aralık ayında gerçekleÅŸtirdiÄŸimiz Asya gezimizin ikinci yarısını Kuzey Tayland’a ayırdık. Gezimizin ilk yarısına ait...
Okyanusun ötesi… New York
Cemal BüyükgökçesuNew York: Dünya tek bir ülke olsa belki de başkenti olacak şehir. Ya da dünya nefes alan bir varlık olsa kalbi olması gereken şehir.
Ä°ÅŸ için gittiÄŸim San Francisco’nun ardından Cuma günümü birleÅŸtirerek haftasonunu geçirmek üzere New York’a uçtum. Çünkü Dublin’e uçuÅŸum New York üzerinden aktarmalıydı, o yüzden birkaç günü de New York’da geçirmek mantıklıydı.
BirçoÄŸunuz New York’u ziyaret etmiÅŸ, filmlerden, dizilerden, belgesellerden izlemiÅŸ, hakkında kitaplar okumuÅŸsunuzdur. Muhtemelen bu ÅŸehri benden çok daha iyi biliyor olabilirsiniz. O nedenle, New York’u kendi bakış açımdan izlenimlerim odaklı anlatacağım.
6-7 saatlik bir uçuÅŸun ardından Newark Havaalanı‘na indik. Bu havaalanı; Manhattan’ın güneybatısında, New Jersey denen farklı bir ÅŸehirde yer alıyor. Ancak, havaalanının ÅŸehre uzaklığı diÄŸerlerinden fazla deÄŸil. Super Shuttle isimli servisle Manhattan’a ulaÅŸmamız yarım saatten biraz fazla sürdü.
Öncelikle ÅŸunu söylemem lazım: New York için deÄŸil 3 gün, 30 gün bile yetmeyebilir ÅŸehri tamamen yaÅŸamak istiyorsak. Çünkü yapılabilecek ÅŸeylerin sınırı yok. Aklınızda New York’un da dahil olacağı bir tatil planı varsa, New York kısmına ne kadar zaman ayırırsanız ayırın ÅŸehrin bunun hakkını vereceÄŸini söyleyebilirim.
New York dünyadaki diğer şehirlerden niye farklı?
- Bir kere, çok fazla gökdelen var. Bu da ÅŸehrin caddelerine güneÅŸ ışığının doÄŸrudan ulaÅŸmaması demek. Bu yüzden, hava güneÅŸli olsa bile New York caddeleri güneÅŸsiz, ama aydınlık oluyor. Bu durum, ÅŸehre çok farklı bir karakter katıyor. Ayrıca çok fazla sayıda gökdelenin arasında minicik kalan insanoÄŸlu farklı duygulara bürünüyor, bu da New York’un size yaÅŸattığı farklılıklardan biri.
- New York dünyanın en renklı şehri. Çok farklı kökenlerden, çok farklı insan bir arada yaşıyor. Özellikle New York metrosunda şehrin tüm renklerini görebiliyorsunuz. Bu kadar karmaşık insanın bir arada uyum içerisinde hayatını sürdürdüğünü gözlemleyebilmek bile başlı başına olağanüstü bir tecrübe.
- New York’ta yapılabilecek sonsuz aktivite var. Bu ÅŸehirde günün her dakikası yapılabilecek bir aktivite olduÄŸundan sıkılmak da imkansız.
Peki, New York mu San Francisco mu?
- Bu soruyu, neye göre diye cevaplarım. Eğer yaşamak anlamında soruluyorsa, ben San Francisco derim. Çünkü açık alanın daha fazla olduğu, gelişmiş bir tatil beldesi kimliğini koruyan ve insanın kendisini daha özgür hissettiği bir şehir San Francisco. Bunlar da benim için önemli tercih kritelerinden. Muhtemelen bu sorunun sorulduğu insanların birçoğu New York cevabını verecektir.
New York’da kısa süreli bir ziyarette neler yapılabilir?
- Brooklyn Köprüsü ÅŸehrin simgelerinden. O nedenle, özellikle bahar mevsiminde New York’u ziyaret edeceksiniz, gün batımında köprü üzerinde yürüyün.
- Yıkılan Ä°kiz Kulelerin yerine dikilen gökdelenleri gördükten sonra, hemen bölgede yer alan Century 21 isimli outlet maÄŸazasına girin. AlışveriÅŸ kavramlarının 30 dakikalık bir ziyaretten ibaret olduÄŸu alışveriÅŸi sevmeyen erkeklerin bile, nasıl birer alışveriÅŸ canavarına dönüşebileceÄŸine ÅŸahit olun. Özellikle 15 dolarlık marka saatleri, 20 dolarlık Converse’leri, 10 dolarlık Tommy gömlekleri ve aklınıza gelen birçok pahalı markanın ne kadar ucuz olduÄŸunu görüp kendinizden geçin.
- Century 21 maÄŸazasına ve yıkılan Ä°kiz Kulelerin olduÄŸu bölgeye çok yakın olan limandaki tur teknelerine atlayıp 1 saatlik bir deniz turu atın. New York gökdelenlerine bir de denizden bakın, Statue of Liberty‘i (Özgürlük Heykeli) görün.
- Empire State isimli ünlü gökdelenin tepesine geceyarısı 12 gibi çıkın (gece yarısı 1.30’a kadar açık). Hem sırada çok daha az bekleyin, hem de New York’un sarsıcı gece manzarasında büyülenin. Hatta bizim gibi ÅŸanslıysanız, yılda sadece 2 gün gece ziyaretine kapatılan bu binaya gidip kapıdan dönün, ne kadar ÅŸanslı olduÄŸunuzu düşünüp sevgi dolu gülücüklerinizle etrafı ÅŸenlendirin.
- Central Park isimli Manhattan’ın ortasında yer alan devasa parkı gezin. Öğlen aralarında iÅŸ yerlerinden çıkıp öğle yemeklerini göl kenarında yiyen takım elbiseli iÅŸ insanları ile empati kurmaya çalışın.
- Müzikallere gidin. Biz kısıtlı zamanımızda gidemediğimiz için detay veremiyorum.
- Ve gidilmezse New York’da olduÄŸunuza kimseyi inandıramayacağınız yere gidin: Times Square (Times Meydanı). Mümkünse arka planınızın tüm meydanı alacağı ÅŸekilde bir fotoÄŸraf çektirin. Hatta bunu sosyal medyada profil fotosu yapın. 🙂
Åžaka bir yana, bambaÅŸka bir kıtadaki bambaÅŸka insanların hayatı nasıl yaÅŸadıklarını gözlemlemek çok deÄŸerli bir tecrübe oldu. KeÅŸfet’te veya yazı yazdığım diÄŸer tüm mecralarda seyahat etmenin ne kadar öğretici ve deÄŸerli bir ÅŸey olduÄŸundan bahsederim. Amerika gezisi de benim için öyle oldu.
Bilhassa öğrencilik hayatını sürdüren gençlere, veya izinleri uzun olan/fırsat bulabilen genç çalışanlara her fırsatta yeni dünyaları keşfetmeyi öneririm. (Genç kavramını fiziksel yaş olarak değil, seyahat etmenin hazzını alabilecek kadar genç kalanları betimleyecek şekilde kullanıyorum.)
Emin olun, üniversitenin veya iş dünyasının öğretebileceklerinden çok daha fazlasını çok daha kısa sürede öğrenmenizi sağlar seyahat etmek.
Tabi bunu gözleriniz açık olarak yaparsanız…